ALPHA PSYCHIATRY

The phenomenology and demographic features of obsessive compulsive disorder

1.

Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Psikiyatri ABD, MANİSA

Alpha Psychiatry 2005; 6: 133-144
Read: 786 Downloads: 530 Published: 18 May 2021

Objective: In this study, it is aimed to determine demographic, clinical, and phenomenological features in outpatients with obsessive-compulsive disorder.

Methods: This study was carried out at outpatient clinic in Celal Bayar University Hospital. The data were collected from 96 patients with obsessive compulsive disorder which met the diagnostic criteria for DSM-IV obsessive-compulsive disorder.

Results: Of the all patients, 25% were men, 75% were women. The mean score of Y-BOCS was 22.05±8.96. The mean age was 33.19±12.52. The most frequent comorbid disorder was major depressive disorder (34.4%). A positive family history of obsessivecompulsive disorder in first degree relatives was 28%. The most commonly occurring obsessions were aggressive (70.8%), miscellaneous (62.5%), contamination (58.3%) in men and aggressive (75%), contamination (59.7%), need for symmetry/orderness (59.7%), doubting (58.3%) in women whereas repeating rituals (54.2%) and cleaning/washing compulsion (50.0%) in men, cleaning/washing compulsion (69.4%) and checking (54.2%) in women were most frequent compulsions, respectively.

Discussion: In this study, which was only conducted on the small and treatment-seeking sample, the distribution of obsession and compulsion was consistent with result of previous studies except for aggressive obsessions. The high frequency of these obsessions may due to the difference in methods. Epidemiologic studies will be necessary to get more accurate opinion about phenomenology and demographic features of obsessive-compulsive disorder. (Anatolian Journal of Psychiatry 2005; 6:133-144)


Obsesif kompulsif bozuklukta sosyodemografik özellikler ve fenomenoloji

Amaç: Bu çalışmada obsesif kompulsif bozukluk tanısı konan bir grup hastanın sosyodemografik ve fenomenolojik özelliklerinin belirlenmesi amaçlanmıştır.

Yöntem: Veriler Celal Bayar Üniversitesi Hastanesi Psikiyatri Polikliniği’nde izlenmekte olan ve obsesif kompulsif bozukluk tanısı konan 96 hastadan elde edilmiştir.

Sonuçlar: Hastaların %25’i erkek, %75’i kadın, yaş ortalaması 33.19±12.52’di. Örneklemin ortalama YBOKÖ toplam puanı 22.05±8.96’tü. Major depresif bozukluk %34.4 oranıyla en sık eşlik eden psikiyatrik bozukluktu. Hastaların %28’inin birinci derece akrabalarında obsesif kompulsif bozukluk saptandı. Erkek hastalarda saldırganlık (%70.8), bilme ve anımsama gereksinimi, uğurlu-uğursuz sayılar, batıl inançlar gibi diğer obsesyonlar (%62.5), kirlenme (%58.3) ve simetri/düzen (%54.2); kadınlarda saldırganlık (%75), kirlenme (%59.7), simetri/düzen (%59.7), kuşku (%58.3) obsesyonları; erkeklerde tekrarlayıcı törensel davranış (%54.2) ve temzilik/yıkanma (%50.0) kompulsiyonları; kadınlarda temizlik/yıkanma (%69.4), kontrol (%54.2) kompulsiyonları en sık görülen obsesyon ve kompulsiyonlardı.

Tartışma: Yalnızca sağaltım arayan ve sağlık kuruluşuna başvuran küçük bir örneklem üzerinde yürütülen bu araştırmada kirlenme ve kuşku obsesyonları ile temizlik/yıkanma ve kontrol kompulsiyonları literatürle uyumlu olarak bulunmuştur. Her iki cinsiyette literatürün aksine belirlenen yüksek saldırganlık obsesyonları yöntem farklılığına bağlanmıştır. Obsesif kompulsif bozukluğun fenomenolojisi ve demografik özellikleri hakkında daha doğru bilgilere ulaşmak için alan çalışmalarına gereksinim vardır. (Anadolu Psikiyatri Dergisi 2005; 6:133-144)

Files
EISSN 2757-8038