Objective: We aimed to determine the type of delusions, fear contents of persecutory delusions, and some contributor factors of delusinal contents in schizophrenic patients.
Methods: A total of 124 patients, examined at Dicle University Hospital between August 2002 and April 2003, were included. SCID-I and a General Information Form were used for interview.
Results: The mean age was 30±10 years, 66% of them were male and 36% were married. A total of 112 patients had at least a delusion, including persecution in 92%, reference in 79%, grandeur in 37%. As fear content, the themes of being negative thoughts-talking about him/her, being poisoned, being killed, or followed up (66%, 49%, 47%, 41%, respectively). The more frequently reported persecutors were family members-relatives, neighbors-friends, media, policeman-soldiers, medical staff, or terrorists (75%, 62%, 24%, 20%, 14%, 13%, respectively). Accusations of family members-relatives was more frequent in females (p<0.05), while accusations of policeman-soldiers and terrorists were more frequent in males (p<0.05).
Conclusion: In delusions of persecution, accusation of family members-relatives and neighbors-friends were frequently reported. This situation shows strong but also fragile-hesitant bounds among family members, relatives and neighbors, and group-oriented personality characteristics of patients in Diyarbakir and its surroindings. As persecutors, in previous studies; family members, neighbors, security staff and terrorists have not been reported as high as in our study. Tumultuous atmosphere, that lasting for years in this region, may have contributed the increased ratios of persecutory delusions. (Anatolian Journal of Psychiatry 2010; 11:133-138)
Bir grup şizofreni hastasında sanrı türleri, korku içerikleri ve olumsuz yaşam olayları
Amaç: Şizofreni hastalarındaki sanrı türlerini, kötülük görme sanrılarındaki temaları ve sanrı içeriklerine katkı yapan bazı etkenleri belirlemeyi amaçladık.
Yöntem: Ağustos 2002-Nisan 2003 tarihleri arasında Dicle Üniversi-tesi Hastanesi Psikiyatri Anabilim Dalı’na başvuran 124 şizofreni hastası çalışmaya alındı. Görüşmelerde SCID-I ve Genel Bilgi Formu kullanıldı.
Bulgular: Hastaların yaş ortalaması 30±10, %66’sı erkek, %36’sı evliydi. Herhan-gi bir sanrısı olan 112 hastanın %92’sinde kötülük görme, %79’unda alınma sanrısı vardı. Korku içeriği olarak hakkında olumsuz şeyler düşünülmesi ve konuşulması, zehirlenme, öldürülme, izlenme temaları daha sıktı (sıra-sıyla, %66, %49, %47, %41). Aile-akrabalardan, komşu-arkadaşlardan, medyadan, polis-askerden, sağlık perso-nelinden, teröristlerden korkma daha sıktı (sırasıyla, %75, %62, %24, %20, %14, %13). Kadınlarda aile-akrabaları suçlama (p<0.05), erkeklerde polisi-askeri ve teröristleri suçlama daha sıktı (p<0.05).
Sonuç: Kötülük görme sanrılarında suçlanan kişi olarak aile-akraba ve komşu-arkadaş bildirimi yüksek oranlardadır. Bu durum, Diyar-bakır ve çevresinde aile, akraba ve komşuluk bağlarının güçlü, fakat aynı zamanda kırılgan-tereddüt oluşturucu nitelikler taşıdığını ve buradaki hastaların grup yönlendirimli kişilik özelliklerini göstermektedir. Önceki çalışma-larda, persekütör olarak aile üyeleri, komşular, güvenlik personeli ve teröristlerin bildirimi bizimki kadar yüksek değildir. Bu bölgede yıllardır süren çalkantılı ortam kötülük görme sanrılarının yüksek oranlarda olmasına katkı yapmış olabilir. (Anadolu Psikiyatri Dergisi 2010; 11:133-138)