Self-mutilation is defined as conscious and voluntary, severe harmful behaviors to person’s own body without suicidal intent. It is observed frequently in daily practice however, it is behavioral, and biological reasons are not wellunderstood. 1 Self-mutilation is seen between 4.3-20% of psychiatric patients, especially in depression, anxiety disorders, substance abuse, eating disorders, mental retardation, factitious disorder, psychotic disorder and personality disorders. It is not possible to understand this behavioral disorder without scrutinizing its social, cultural, biologic and psychological aspects. 1-2 While there some researches emphasized the dopaminergic disregulation and dopamine receptor hypersensitivity in etiology, there some others pointed to the opiate dysfunction and low serotonin function. 3 In this case, report we reported a schizophrenic patient who had lost his sight with penetrating foreign body and casting chemical substance in his eyes and trying to reduce nasal congestion with drilling his nose, and we reviewed the etiology, physiopathology and treatment of self-mutilation in reference to this particular case.
Bir şizofreni olgusunda self-mutilasyon
Self-mutilasyon, kişinin yineleyici, ölümü hedeflemeden isteyerek ve bilinçli olarak kendi bedenine yönelik ciddi şekilde zarar verici davranışlar sergilemesi olarak tanımlanmaktadır. 1 Pratikte sık karşılaşılmakla birlikte, davranışsal ve biyolojik yönleri ile yeterince anlaşılamamış ve çeşitli etiyolojik etkenler ileriye sürülerek açıklanmaya çalışılmıştır. 1 Psikiyatri hastalarında self-mutilasyon %4.3-20 arasında görülebilmektedir. 2 Selfmutilasyon sıklıkla, depresyon, anksiyete bozukluğu, madde kötüye kullanımı, yeme bozuklukları, zeka geriliği, yapay bozukluk, psikotik bozukluklar ve kişilik bozukluklarında görülmekle birlikte yaygın gelişimsel bozukluk ve bazı sendromlarda da görülebilmektedir. 3 Bu davranış şekli, sosyal, kültürel, biyolojik ve ruhsal etkenler irdelenmeden anlaşılabilecek davranışlar değildir. 1 Nedeni tam olarak anlaşılamamakla birlikte, dopaminerjik aktivite düzensizliği ve dopamin reseptörlerinin aşırı duyarlılığıyla ilişkili olabileceğini belirten çalışmalar vardır.4 Literatürdeki bazı çalışmalar ise opiyat işlev bozukluğunun, düşük serotonin işlevinin self-mutilasyondan sorumlu olduğunu belirtmektedir. 1,5 Biz bu yazımızda gözlerine yabancı cisim ve kimyasal maddelerle zarar verme sonucu görme kaybı oluşan ve burun tıkanıklığını matkapla açmaya çalışan bir şizofreni olgusunu sunarak self-mutilasyonun etiyolojisi, fizyopatolojisi ve tedavisinin gözden geçirilmesini amaçladık.