ALPHA PSYCHIATRY

Post-traumatic stress disorder and concept of subsyndrome

1.

İnönü Üniv. Tıp Fak. Psikiyatri Anabilim Dalı, MALATYA

Alpha Psychiatry 2004; 5: 231-238
Read: 727 Downloads: 406 Published: 18 May 2021

Clinical appearance of psychiatric conditions defined as “subsyndromal” or “subthreshold” has begun to get more attention from physicians in the recent years. According to the extent of inclusion of the post-traumatic stress disorder (PTSD) symptoms of PTSD has been labeled as “partial”, “subsyndromal” or “borderline” PTSD. These subthreshold conditions that can not be named as a disorder in classification systems can make a background for discussion about the indefinite clinical forms of PTSD. The development of subthreshold PTSD conditions, as in the relation with the severity of the trauma, the personality traits, and interactions with the factors prior to or after the trauma will clarify this discussion. In this article, we tried to discuss the subthreshold conditions of PTSD and its clinical course in the light of the available literature. (Anatolian Journal of Psychiatry 2004; 5:231-238)


Travma sonrası stres bozukluğu ve “subsendrom” kavramı

Psikiyatrik bozuklukların “subsendromal” ya da eşik altı olarak tanımlanan klinik görünümleri son yıllarda dikkat çeken konular olmaya başlamıştır. Tanı ölçütlerini ya da travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) belirtilerini içerme düzeylerine göre eşik altı TSSB olgularına “parsiyel, subsendromal” ya da “borderline TSSB” biçiminde değişik isimler verilmiştir. Sınıflama sistemlerine göre bozukluk sınırlarında tanımlanmayan bu eşik altı klinik görünümler, TSSB’nun seyri ile ilgili belirsizliklere ışık tutacak önemli bir tartışma zemini oluşturmaktadır. Eşik altı görünümlerin nasıl oluştuğu, nedenleri, travmanın şiddeti ve bireysel özelliklerle ilişkisi, travma öncesi ve sonrasına ait etkenlerle etkileşmesi ile ilgili yanıtlanması gereken sorular bu tartışmaya yön verecektir. Bu yazıda TSSB’nin eşik altı görünümleri ve bunun klinik gidiş açısından önemi ulaşılabilen kaynaklar çerçevesinde tartışılmaya çalışılmıştır. (Anadolu Psikiyatri Dergisi 2004; 5:231-238)

Files
EISSN 2757-8038